19 Mayıs 2014 Pazartesi

Venedik Lagünü

Ciao!
Seyyah Atlası'nın ilk hikayesi, yolu aşıklar şehri Venedik'in nem ve tuz kokan dar sokaklarına düşenler için. Venedik, yeşil renkli su kanalları, akordeon çalan gondolcuları ile büyülü bir İtalyan şehri. 120'ye yakın adadan oluşan şehirde, bundan daha fazla kanal ve 400 civarında köprü var! "Hani nerede bu adalar?" diye sormayın, o dar kanalların ayırdığı küçük parçaların her biri birer ada aslında.
  • Uyarı 1: Hiçbir uyarı işareti çıkmadan karanlıkta aniden bir kanal çıkar önünüze, sakın suya düşmeyin! İçlerinde kocaman sıçanların yaşadığı söyleniyor!

Şehir karışık görünür ama aslında yürüyerek her yere gidebilir, bir sefer yürüdükten sonra da yolları ezberlersiniz. Yol bulmada ana noktalar Rialto Köprüsü ve San Marco Meydanı olacak. Zaten tabelalarda bunları görürsünüz, hatta her iki yöne doğru da San Marco yazar mesela, bütün yollar San Marco'ya çıkar hesabı, kaybolmak pek mümkün değil. :)
Gondollar Venedik şehrinin sembollerinden, bir tur en son 100 € idi, pazarlık yapın, ama yine de çok diyorsanız vaporetto denilen küçük motorlar da aynı keyfi veriyor. 
Şehrin bir diğer sembolü maskeler... Çok çeşitli maskeler satılır, anı olarak mutlaka alın, handmade yazanlar en kalitelileri; çünkü artık Venedik maskeleri bile Çin'den gelmeye başladı.
Vaktiniz varsa bir günü mutlaka lagündeki diğer adalara ayırın, tam gün sürmez bile, Burano ve Murano görülmeye değer olanları, Murano'da cam işçiliği meşhur, Burano'da ise evlerin her biri başka renk.
Venedik Adası'ndaki kanalların en büyüğü adı üstünde Büyük Kanal-Canal Grande. Bunun üstünde Rialto Köprüsü var, zaten şehrin içine gitmek için oradan geçmek zorundasınız. O kanalın kıyılarında köprü manzaralı restoranlar var, akşam şarap, pizza, deniz ürünleri ve üstüne tiramisu, kahve ile klasik bir İtalyan yemeği yiyebilirsiniz. Florida Restoran hem lezzet hem de konum bakımından çok iyidir. 
Tiramisu demişken Venedik neden aşk şehri? Çünkü çapkın Cazanova burada yaşamış, yüzlerce sevgilisi olduğu söyleniyor, bunun için sarayın aşçısına "Bana enerji verecek bir şey yedir ki daha çok çapkınlık yapabileyim." demiş, o da bir tatlı yapmış, adına da tiramisu demiş, yani ti:seni, rami:kaldırır, su:yukarı. :) 
Venedik'te görülecek en önemli yer San Marco Meydanı, bahar mevsiminde gelinle damat doludur, orada güvercinlere yem atın, kolunuza konsunlar. Campanile denilen saat kulesi orada, çıkarsanız bütün
Venedik'i tepeden görürsünüz, deniz seviyesinde hatta deniz seviyesinin de altında! olan bir şehri tepeden görmenin tek yolu.
Bu meydanda büyük bir bazilika var, giriş ücretsiz, dış cephesinde işlemeler göreceksiniz, Osmanlı'ya karşı edinebildikleri tek zaferin şımarıklığını anlatır, Lepanto savaşı yani İnebahtı. "Onlar bizi İnebahtı'da yenmekle sakalımızı kesti, biz Kıbrıs'ı almakla onların kolunu kestik." şeklindeki Türk yorumuyla resmen alay edildiğini görebilirsiniz. 
Burada Palazzo Ducale de gezilmesi gereken bir yer, Venedik ailesinin sarayı imiş, bir dönem ne kadar güçlü oldukları malum, altın kaplama odaları gördükçe zenginliğe şaşıracaksınız, fotoğraf çekmek yasak, iyi gezin!
  • Uyarı 2 : Suların yükseldiği döneme denk gelebilirsiniz, belli bir zamanı olmuyor, yüksek sesli sirenler duyarsanız Aqua Alta uyarısı gelmiştir, otelinizden çizme almadan çıkmayın!

Son olarak meydana sırtınızı dönüp denize doğru yürürseniz solda bir köprü göreceksiniz, onun üstüne gelip bu kez sırtınızı denize dönün, Venedik'in küçük ama; en anlamlı köprüsü Ponte dei Sospiri - Bridge of Sighs karşınızda. İç Çekenler Köprüsü denen bu köprünün hikayesi hüzünlü, saraydan denizin altında kalan hücrelere buradan gidiliyormuş, ceza alan mahkumların geçtiği yol, hücreler öyle nemli ki orada bir süre kalan zaten hastalanıp ölüyormuş, duvarı nem insanı gam çürütür, burada ikisi de var. Bu köprüden son kez Venedik'e ve sizin durduğunuz köprü üzerinden el sallayan sevdiklerine bakarlar, iç çeker ve ölüme yürürlermiş, sarayı gezerken buradan geçip hücrelere gidebilirsiniz.

Bunlar dışında bazı meydanlar ve sanat galerileri görülmeye değer, vaktinize ve ilgi alanınıza göre rehber kitaplardan seçip gezebilirsiniz.
Ci vediamo,
Buse

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder